17 Ekim 2009 Cumartesi

Ama nasıl?

Doğumda aldığın kiloları kaybetmek istiyorsan yürüyüş yap,çocuğunu her gün 1 saat bile olsa yürüyüşe çıkarmalısın,evde oyalayamadığın zamanlarda mutlaka çık yürü...uzar gider bu liste.Bütün yeni anneler kaç defa duymuşlardır buna benzer cümleleri.Peki ama nasıl?Ben İstanbul' da yaşıyorum.Kaldırımlara bebek arabasıyla çıkarken bin takla attığım,inerken kızımın içinde şekilden şekile girdiğini gördüğüm, başlarına sadece formalite olarak araba çıkışı yapılmış ama önleri açık olmayan kaldırımlarla dolu,düzgün yol bulmanın imkansız olduğu ya da satıcıların sokaklara dizdiklerinden zaten yürüyemeyeceğin bir İstanbul...
Bugün arkadaşlarımla buluşmak için evime sadece 20 dk.uzaklıkta bir alışveriş merkezine gitmek için evden çıktım.Tabii yanımda kol çantam,bebek arabası,içinde Irmak.Takside çok sıkılıp yolu bana eziyet haline getirdiği için minibüse binmeye karar verdim.Vermez olaydım!Bebek arabasını katla,Irmak'ın yola çıkmasını engelle,kaldırımdan düşmesin diye bir elin kızında,bir elin çantanda,bir elin de bebek arabasında olsun..(kaç elim vardı benim?)Güç bela attım kendimi minibüse ama tıklım tıklım ayakta durmama imkan yok.Otursam puseti nereye koyacağım ayrı bir sorun...Trafiği ,yolda meme krizine giren 17 aylık bücürü söylememe gerek kalmadı sanırım.Gittik,görüştük,gezdik,eğlendik.Ama nasıl?Hepsi bir yana...Anne olmadan önce,(dışarı çıkarken büyük şehirde herhangi bir annenin ne kadar zorlandığını görmeden önce) hiç düşünmediğim düşünmediğim için de şimdi kendimden utandığım,ama bu düzende,sistemde yapılacak ne olduğunu bilmediğim bir şey geldi bugün aklıma.Peki engelliler ne yapıyorlar?Nasıl yaşamlarını sürdürüyorlar?Bizim pusetle çıkamadığımız yürüyemediğimiz yollarda onların hiç şansı yok.İstediğim şey,biraz düşünmek,kendimizi bir engelli YERİNE KOYMAK .Zaten hepimiz bir engelli adayı değil miyiz?

Hiç yorum yok: